DEVA PARTİSİ ARAKLI BELEDİYE BAŞKAN ADAYI LOKMAN UZUN: “31 MART, HESAP KESİM TARİHİ OLACAK”
DEVA Partisi Araklı Belediye Başkan Adayı Lokman Uzun 31 Mart yerel seçimlerine dair açıklamalarda bulundu.
31 Mart yerel seçimlerinin bir hesap kesim tarihi niteliği taşıdığını ifade eden Deva Partisi Araklı Belediye Başkan Adayı Lokman Uzun, yaptığı açıklamada ekonomisinden emeklisine, çalışanından sosyal hayata, adaletten anayasaya kadar herşeyin törpülendiği dile getirerek “Kiralar almış başını gidiyor. Her şeyde sıkıntılar var. Bunlar büyük büyük sıkıntılar. Öyle geçiştirilecek şeyler değil. Duyarlı vatandaşa göre bir hesap kesim tarihi olması gerekiyor ve orada hesabı kesip, cezayı kesip önümüzde yeni bir sayfa, yeni bir alan açmamızı gerektiğini düşünüyorum. Şimdi bunlara bir hesap kesim günü diyoruz ve o hesap kesim günü 31 Mart 2024.” ifadelerini kullandı.
Uzun ayrıca Cumhurbaşkanlığı sistemine eleştirilerde bulunarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu şartlar altında, bu ülkenin geleceği bugünkünden iyi olması mümkün değil. Çünkü sistem bozuk. Nasıl bozuk? Düşünün ki arkadaşlar şimdi ülkemizin Cumhurbaşkanı bugün bir partinin de genel başkanı değil mi? Ya sokaklara çıkıyor şimdi karşısında biz varız. Örneğin bize atıp tutuyor. Ya sen bu ülkenin Cumhurbaşkanısın öyle mi? Cumhurbaşkanı nedir? Bunu da bir parantez açayım biraz. Yani biliyorsunuz Cumhurbaşkanı bu ülkenin 85 milyonun başkanıdır. Arkadaşlar, Cumhur halk demektir. Cumhur Cumhurbaşkanı halkın başkanı demektir. Bu halk kimdir? 85 milyondur. Bu halkın başkanı olması gereken kişi ne yapıyor sokaklarda? Bir başka partinin başkanı olduğu bir başka siyasi oluşumların ve onların taraftarlarını karşısına alıyor. Bu nasıl bir iş ya? Bu nasıl bir şey arkadaşlar? Ben kişisel bakmıyorum sistem olarak bakıyorum. Bu hangisi olursa olsun benim partimin genel başkanı da olsun asla yanında durmam. İnanın durmam. Böyle bir anlayış olamaz. Kutuplaştırıcı tutum bu ülkeyi ayrıştırır, insanları ayrıştırır.Biz bir olmak zorundayız. Beraber aynı çatı altında yaşamak zorundayız. Bunlar bu ülkeye hiçbir şey vermiyor arkadaşlar. Böyle günübirlik politikalarla, günübirlik yapılan söylemlerle bir lafla peynir gemisi yürümez. Bir yola girmişiz, gidiyoruz ki yürümüyor zaten. Yani bu seçimler bir yerel seçim değil, bir genel seçim statüsünde olmalıdır arkadaşlar. Bu bir genel seçimdir. Buna böyle bakmamız gerekiyor. Neden? Çünkü bugün vereceğimiz oylar yarının çocuklarının yolunu kapatacaktır. Bu kadar basit ve net. Bu sistemi değiştirmek durumundayız. Hep beraber el ele daha demokratik, daha sosyal, daha paylaşımcı, daha dünyayı yanına almış bir anlayışla, dünya ülkeleriyle evrensel kriterlerle yürüyen bir anlayışla bir yolculuk yapmamız lazım. Onun için bu seçimde bize göre bir genel seçimdir. Hesap kesme seçimidir. Bu sistemle bugün yarından daha iyi olmayacaktır. Yarınlar bugünden daha kötü olacağı çok açık ve nettir.”
DEVA Partisi Araklı Belediye Başkan Adayı Lokman Uzun açıklamalarında ayrıca şu ifadeleri kullandı:
“Bugün dış borcumuz 500 milyar dolar. Evet IMF borcunu ödedik diyorlar. 23 milyar dolar borç ödenmiş. O zaman IMF ile beraber toplam dış borcumuz 100 milyar dolardı. Bugün 500 milyar borç var arkadaşlar. Siz IMF borcunu ödeseniz ne olur ödemezseniz ne? Yani bir ev düşünün, çatısından su damlıyor. Çatısından su damlayan bir evin önce çatısını mı tamir edersiniz yoksa mutfaktaki bir ufak eksikliği mi? İşte zeytinyağı bitmiş. O sandalyeyi o yana koy masayı bu yana. Onu mu düzenliyorsunuz yani? Çatıdan su akıyor. Evet, su damlıyor arkadaşlar. Hani önce çatıyı tamir etmemiz lazım ki önce ülkemizi düşünmemiz lazım. Ve 31 Mart’ta bu ülkenin bu negatif tablosunu yaşatanlara cezayı kesmemiz lazım. Ve şöyle sarı kartı göstermemiz gerekiyor. Sarı kartımız elimizde olsun, sarı kartı bu negatif tabloya, bu olumsuz tabloyu yaşatanlara sarı kartınızı gösterin. Cesur olun arkadaşlar. Biz böyle bakıyoruz, sizin de böyle bakmanızı istiyoruz. Neden? Çocuklarınız için, torunlarınız için, Bu ülkenin gençleri için, yavrular için. Bize güvenmelisiniz. Bizi de değiştirirsiniz. Her şey irade bizim elimizde arkadaşlar.
Böyle şamataya afişe, reklama, bağırmaya, çağırmaya sakın oy vermeyin. Sakın diyorum. Bak çocuklarınız için sakın oy vermeyin. Dağ taş afiş olmuş, dağ taş reklam olmuş, arabalar bangır bangır bağırıyor. Gerçekleri görelim arkadaşlar. Ülkenin gerçeklerini görelim. Ülkenin gerçeklerini görerek oy verelim. Yani yok o partiye vermezsem işte hizmetler geri kalır. Şimdi burada Araklı Bayburt yolu var. Yani buraya örneğin Belediye Başkanı biz olduk. Yani bu yatırımlar duracak mı? Nasıl duracak yani bu kadar yatırım nasıl duracak? Biz de o kapıyı çalarız. Olmadı, aksini düşünüyorum. Olmadı, durdurdular. Bu halk bunun cezasını 2028’de bu kartı kırmızıya dönüştürerek keser ve oyun dışına atar. Ne demek ya bu insanların emeğini oynamak, bu yolu durdurmak nasıl oluyor? Yeter ki dürüst olun, yeter ki halkın yanında olun. Her şey yürür, halkla beraber yürür, her şey birlikte olmaktan geçer. Ben inanıyorum. Ben samimiyetine inanıyorum. Sevgili Araklıların da bize inandığını biliyorum. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum.”