Eski belediye başkanımız Ümit Çebi İliç’i hatırlattı: Yaylalarımızın ranta kurban edilmesini istemiyoruz!
Saadet Partisi Genel İstişare Kurulu (GİK) Üyesi hemşehrimiz Ümit Çebi, önce sınırları değiştirilerek turizm bölgesinden çıkarılan daha sonra da altın madeni şirketlerine satılan Trabzon’daki yaylalar hakkında açıklama yaptı. İliç’teki faciayı hatırlatan Çebi, “Yaylalarımızın maden şirketinin rantına kurban edilmesini istemiyoruz!” dedi.
30 Ocak 2021’de Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararlarıyla tam 14 yerin sınırı değiştirilmiş ve Trabzon’daki Araklı Pazarcık Yaylası ile Araklı Yeşilyurt Yılantaş Yaylası turizm merkezi olmaktan çıkarılmıştı. Erdoğan’ın sınırlarını değiştirdiği iki yayla, 3 sene sonra altın madeni şirketlerine ihale ile satılmıştı.
Çebi, Erzincan İliç’te felaketlerle gündeme gelen altın madenini hatırlatıp “Yaylalarımızın ve bölgemizin kirletilmemesi ve temiz kalmasını istiyoruz. Maden şirketinin rantına kurban edilmesini istemiyoruz” dedi.
‘YAPILAN İHALENİN İPTAL EDİLMESİNİ İSTİYORUZ’
Ümit Çebi’nin açıklaması şu şekilde:
“Trabzon Araklı’nın Pazarcık, Yılantaş ve Erikli yaylaları, 30 Ocak 2021 tarihinde, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile turizm statüsü iptal edilerek, turizm merkezi olmaktan çıkarılmıştır. Sonra da Ankara’da yapılan ihalelerle, bu yaylaların altın aramak amacı ile maden arama sahasına çevrildiği ortaya çıkmıştır.
Erzincan’da İliç’te de altın aranıyordu! Bölgedeki yıkım ve felaketin boyutları çok büyük olduğu TV’lerde yayınlandı. Toprak altındaki cesetlere bile hala ulaşılamıyor!
Biz de böyle bir felaket yaşamamak için, Araklı’nın yaylalarında maden aranmasını istemiyoruz! Yapılan ihalenin iptal edilmesini istiyoruz.
‘YAYLALARIMIZIN MADEN ŞİRKETİNİN RANTINA KURBAN EDİLMESİNİ İSTEMİYORUZ’
Zira;
- Bu maden arama işi uzmanların dediği gibi ekolojik yıkıma neden olacaktır!
- Bölgede, meralar, yeraltı suları, Karadere ve yaylalardan gelen Araklı’nın içme suyu siyanürle zehirlenecek!
- Tarım (fındıklıklar) ve hayvancılık zarar görecek!
- Araklı halkı, bu felaket nedeniyle yerlerinden yurtlarından olacak!
Bu konuya duyarlı, siyaset kurumları, belediye başkanları, muhtarlar, sivil toplum örgütleri, medya ile bir araya gelinmeli. Yaylalarımızın ve bölgemizin kirletilmemesi ve temiz kalmasını istiyoruz. Maden şirketinin rantına kurban edilmesini istemiyoruz!”